DOÇ.DR. İrfan KOCA
Kuyruk sokumu ağrısını hafife almayın!
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. İrfan Koca, özellikle sürekli oturarak çalışan kişilerde görülen kuyruk sokumu ağrısının hafife alınmaması gerektiğini ifade etti istedi.
TEDAVİ EDİLEBİLİR BİR SAĞLIK SORUNU
Tedavi edilebilir bir sağlık sorunu olan kuyruk sokumu ağrısının en fazla kadınlarda görüldüğünü ifade eden Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Koca, Özellikle sürekli oturarak çalışanlarda sıkça rastlanan kuyruk sokumu ağrısıkişilerin yaşam katilerini olumsuz şekilde etkilemektedir. Kuyruk sokumu ağrısı tedavi edilebilir bir rahatsızlıktır. Kuyruk sokumu kemiği, omurgamızın en alt ve en uç kısmında bulunan, üçgenimsi bir kemiktir. Koksiks, pöçük gibi isimlerle de anılmaktadır. Bu bölgede meydana gelen ağrı bel, kalça ve bacaklardaki tüm sinirleri etkisi altına alarak, kişinin günlük yaşamını olumsuz yönde etkilemektedir” dedi.
OTURARAK ÇALIŞANLAR RİSK ALTINDA
Kuyruk sokumu ağrısının çok farklı nedenlerinin de olabileceğini kaydeden Doç. Dr. Koca, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Uzun süre hareketsiz oturma, ağır yük kaldırmaktan, zorlu fiziksel aktiviteler, egzersizler, alışılmışın dışında fiziki zorlama, doğumsal anomalileri, eklem iltihapları, düşme- çarpma, kemik hastalıkları, dolaşım bozuklukları, psikolojik streslerle ortaya çıkabilen kuyruk sokumu ağrısı, ciddiye alınması ve tedavi edilmesi gereken bir sağlık problemidir.
KADINLARDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR
Oturduğunuzda, bir sandalyeden kalktığınızda veya otururken geriye yaslandığınızda ağrı daha da kötüleşen, bel fıtığı ağrısına benzer şekilde bel, kalça ve bacaklarda ağrı mevcudiyetinde ağrının kuyruk sokumu kaynaklı olabileceği düşünülmelidir. Kadınlar mens (regl) dönemleri boyunca bu bölgede rahatsızlık hissedebilirler. Dışkılama ve cinsel birleşme sırasında şikâyetler belirginleşebilir. Ayakta durma veya yürüme, kuyruk kemiği üzerindeki baskıyı ve ağrıyı azaltmaktadır.”
BAŞKA AĞRILARLA KARIŞTIRMAMAK GEREK
Kuyruk sokumu ağrısında doğru teşhisin çok önemli olduğuna da dikkat çeken Doç. Dr. İrfan Koca, “Kuyruk sokumu ağrıları çoğu zaman bel fıtığı, omurga kanal darlıkları, siyatik, kalça kireçlenmeleri, priformis sendromu, sakroliak eklem disfonksiyonu ile karıştırılmakta ve hastaların tanı ve tedavi süreci uzamaktadır. Koksiks problemlerinin teşhisinde; hastanın öykü ve fizik muayenesi, röntgen ve MRI tetkikleri önemlidir” şeklinde açıklamada bulundu.
TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Koca, kuyruk sokumu ağrısının tedavi yöntemlerini de şöyle anlattı: “Kuyruk sokumu ağrısının veya problemlerinin tedavisinde; koksiks kemiği üzerinde gerginlik oluşturacak postür veya hareketlerden kaçınmak, ergonomiye dikkat etmek ve kuyruk sokumunu destekleyen kasların ve bağların güçlendirmeye yönelik egzersizler yapmak önemlidir. Oturma minderi kullanımı, kilo kontrolü iyileşme sürecine olumlu katkı sunmaktadır. Sıcak kompres, derin ısıtıcı modaliteler, elektroterapi, lokal enjeksiyonlar, nöralterapi, proloterapi, PRP tedavisi, manuel terapi, psikoterapi hastalara önerilebilecek başlıca tedavi seçenekleridir. Bu tedavilere yanıt vermeyen hastalar cerrahi açısından değerlendirilebilir.”
Bel fıtıklarının yüzde 99'una ameliyatsız tedavi - Gaziantep Haberleri
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. İrfan Koca, bel ve boyun fıtıklarında cerrahi müdahalenin en son tercih edilmesi gereken bir tedavi seçeneği olduğunu belirterek, bel ve boyun fıtıklarının yüzde 99'unun ameliyatsız bir şekilde tedavi edilebileceğini söyledi.
16 Ocak 2019 15:13
'Ameliyata gerek yok'
Dayanılmaz ağrılara yol açan bel ve boyun fıtığından bıçak altına yatmadan, ameliyatsız bir şekilde kurtulmanın mümkün olduğunu belirten Koca, omurga kaslarının zayıf olması, aşırı kilo, ağır yük kaldırma, hareketsizlik ve duruş bozukluğu gibi nedenlerden kaynaklanan bel ağrılarının tedavisinde çoğunlukla ameliyata gerek olmadığını ifade etti.
Ameliyatın her zaman son seçenek olduğunu ifade eden Doç. Dr. Koca, 'Eğer ilerlemiş ve beldeki sinirlere ciddi olarak baskı yapan fıtık yoksa bacaklarda güçsüzlük mevcut değilse, idrar ve büyük abdest kaçırma bulunmuyorsa kesinlikle ameliyat dışı tedavi seçeneklerinden, hastanın mevcut kliniğine uygun bir tedavi ve takip protokolü belirlenmelidir' dedi.
'Her bel ağrısı bel fıtığı değildir'
Bel ağrısı ile bel fıtığının aynı olmadığını da vurgulayan Koca, bel ağrılarının yalnızca yüzde 5'inin bel fıtığı kaynaklı olduğuna dikkat çekti. Bel fıtığının nedenleri ile ilgili açıklamalar yapan Koca, 'Omurlar arasındaki diskin etrafındaki zarın yırtılarak taşması sonucu, beldeki sinir ve dokulara baskı yapması ve taşan disk içeriğinin dokuları uyarması sonucu belde ve/veya bacaklarda ağrı ortaya çıkmaktadır. Bel fıtığında ağrı, öne eğilme veya arkaya dönme gibi ters bir hareket sonrası ani olarak başlayabilir; en küçük bir hareketle şiddetlenip, kilitlenme veya bel tutulmasına yol açar; oturmakla, ayakta durmakla, öksürmeyle, ıkınmakla, araba kullanmakla artar' şeklinde konuştu.
0506 835 59 61
üye doktorlar

Fizyoterapist

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanı

Uzm.Fizyoterapist